Refraktif Cerrahi
Gözlük bağımlılığı modern insanın en önemli problemlerinden biri haline gelmiştir. Estetik kaygılardan öte, sabah gözünü açınca net görememe, gözlük camlarının yağmurda ıslanması ve maske varlığında buharlanması gibi görüşümüzün önünde bir bariyer haline gelmesi, gözlüklerden başka bir düzeltme yöntemi aramamıza neden olmaktadır. Kontakt lenslerle de istediği konforu sağlayamayan hastalarımızın karşısına refraktif cerrahi / laser cerrahisi yöntemleri gelmektedir.
Refraktif cerrahi, gözümüzün en önemli merceği olan saydam kornea tabakasının, hassas lazerler ile mikron seviyesinde yeniden şekillendirilmesidir.
Excimer laser cerrahileri, korneayı adeta buharlaştırarak (ablasyon), dolayısıyla mikron seviyesinde de olsa doku kaybı ve incelmesine yol açarak bu şekil değişikliğini oluştururlar. Normal kornea kalınlığı ve biyomekanik gücü olan kornealarda bu doku tıraşlamasının olumsuz bir yan etkisi yoktur. İnce veya biyomekanik direnci düşük kornealarda ise, göz doktorları bu tedaviyi, hastalarımız ısrarla talep etse dahi, uygulamayacaklardır.
LASIK cerrahisi korneada çok ince bir kapakçık (flep) oluşturup, flep altına laser uygulama ve sonra flebi yerine yerleştirme tekniğine dayandığı için, hastaların ameliyat sonrası en fazla 5-6 saat yanma, batma şikayetleri olmaktadır. Hastalar ameliyat ertesi günde rahatlıkla güncel yaşamlarına dönebilmektedirler. Flep oluşturulmasının uygun olmayacağı gözlerde ise, PRK cerrahisi ile laser cerrahisi direkt kornea yüzeyine uygulanmaktadır. Bu yöntemde ameliyat sonrası iyileşme dönemi 5 güne kadar uzayabilmektedir.
- Miyop bir gözde kornea tabakası normalden daha dik olduğu için ışık ışınları gözümüzün görme merkezine değil, daha öne odaklanmaktadır. Lazer cerrahisi ile kornea merkezi düzleştirilir.
- Hipermetrop bir gözde ise kornea tabakası normalden daha düzdür ve ışık ışınlarını yeterince kuvvetli odaklayamamaktadır. Lazer cerrahisi, korneanın merkez dışı kısımlarını düzleştirerek, merkezini dolaylı yoldan dikleştirmektedir.
- Astigmat tedavilerinde ise korneanın dik olan eksenlerinin düzleştirilmesi, düz eksenlerinin dikleştirilmesi gibi bölgesel şekil değişiklikleri söz konusudur.
Refraktif cerrahide son yenilik olan SMILE cerrahisi ise, dokunun laser ile buharlaştırılarak değil, yekpare bir yaprak gibi (lentikül) kornea stroması içinden çıkartılması esasına dayanır. Kornea yine belli bir miktar inceltilmektedir, ancak ne bir flep oluşturulması ne yüzeye laser uygulanması söz konusu olduğundan iyileşme süreci çok daha kısadır. Korneanın biyomekanik yapısı daha fazla korunur ve ameliyat sonrası göz kuruluğu gibi problemler daha az görülür.
Sizin için en doğru refraktif çözümünün hangi olduğunu, muayene bulgularınız ve tetkikleriniz doğrultusunda, birlikte görüşebilir ve tedavi planınızı yapabiliriz.